Yargıç ve Celladı
“İşte biz insanlar birbirimizden korktuğumuz için, devletler kuruyoruz Schwendi. Türlü koruyucularla sarıp sarmalıyoruz çevremizi. Polisler, askerler, kamuoyu… Ama tüm bunlar neye yarıyor ki?”
Kırk yıl önce İstanbul’da başlayan bir intikam hikâyesi…
Artık Türk okurunun aşina olduğu, İsviçreli yazar Dürrenmatt’ın bu romanı, genel adalet anlayışının bir bakıma hicvi. Dürrenmatt polisiyeyi edebiyatın nitelikli bir kolu haline getirmekle kalmıyor; felsefi sorunları da doğallıkla eserinin asli niteliklerinden birine dönüştürüyor.
Komiser Berlach, olayları başlatan polis cinayetini soruşturmak için görevlendirilir ve insan doğası Berlach ve çevresi üzerinden değerlendirilir. Komiser katille kedi-fare oyunu oynarken adalet kavramını kafasında yeniden şekillendirir. Cinayetin izi sürülürken suç ve adalet, iyilik ve kötülük, insan ve toplum arasındaki ilişkiler büyük bir titizlikle işlenir.
Yargıç ve Celladı, altında yatan anlamın her sayfada derinleştiği, okuduktan sonra etkisi uzun süre geçmeyecek bir roman.